Orijinal Günah Üzerine Üç
Görüş
Yazan: Fikret Böcek
1. Pelagiusçular
- Her insanın ruhu Tanrı
tarafından yaratılmıştır(her bireyin ruhu doğuma yakınken veya doğum
anında yaratılmıştır).
- İnsanın ruhu günahsız
yaratılmıştır.
- Adem’in günahının etkisi
sadece bir örnektir.
- İnsan özgür iradeye
sahiptir.
- Bütün insanlar özgür
iradeye sahip olduklarından Tanrı’nın lütfu evrenseldir. Yetişkinler
vaftiz aracılığıyla günahlarının bağışına kavuşabilirler.
- Her şeyin ölçüsü insandır.
İnsanın özgür iradesi olduğundan kurtuluşunu seçmek de terketmek de onun
elindedir. Kurtuluşunu seçmek insana ait olduğundan kurtuluşunu kaybetmek
de insanın elinde ve kontrolündedir.
- İşte, bu yüzden Adem’in
günahları başkalarını doğrudan etkilemez. Orijinal Günah diye bir kavram
yoktur. Bu nedenle, insanın günahtan dolayı çürümüşlüğü diye bir şey de
yoktur.
- İnsan günah içerisinde
doğmadığından, günahtan korunması ve kurtuluşa hiç gereksinimi olmaması
mümkündür.
2. Arminiusçular
- İnsan, Adem’den günahlı bir
doğa miras alır, fakat Adem’in suçunu almaz.
- Bu doğa fiziksel ve
zihinsel olarak günahlıdır. İnsanın iradesi ise günahsız ve özgürdür.
- Lütuf insanların
inanmalarını sağlar.
- İşte, bu yüzden insan tam
olarak günahtan dolayı çürümüş olamaz. Çünkü içinde Tanrı’yı arayabilme
iradesi mevcuttur.
- Her şeyin ölçüsü insandır.
İnsanın özgür iradesi olduğundan kurtuluşunu seçmek de terketmek de onun
elindedir. Kurtuluşunu seçmek insana ait olduğundan kurtuluşunu kaybetmek
de insanın elinde ve insanın içinde bulunduğu şartların kontrolündedir.
- İnsanın yüreğinde bir
doğruluk adacığı vardır. İnsan işte bu doğruluğuyla kendi iradesine göre
istediği seçimi yapabilir ve hiçbir güç buna karışamaz.
3. Kalvinistler
- Herkes Adem’den geliyor.
- İnsan fiziksel doğasını
ailesinden alır.
- Her ruhu Tanrı yaratır.
- Adem tüm insanlığın
temsilcisi ve başıydı. Adem’in insanlığın temsilcisi olması Tanrı
tarafından belirlenmiştir.
- Herkes Adem’in günahından
etkilenmiştir. Herkes Adem’in günahını miras almıştır.
- “Doğru olan kimse yok, tek
kişi bile yok. Anlayan kimse yok. Tanrı’yı arayan yok. Hepsi yoldan saptı.
Tümü yararsız oldu. İyilik eden yok, tek kişi bile!” (Romalılar 3:10-12)
- İnsan doğası Adem’in
günahından dolayı tam olarak çürümüştür. Herkes günahkar olarak doğar ve
hiçkimse, içinde hiçbir türlü doğrulukla doğmaz veya bu doğruluğu kendi
gücüyle edinemez.
- İnsanın doğası her yönüyle
günahlıdır(fiziksel, ruhsal, zihinsel ve irade de dahil). İnsanın içinde
hiçbir doğruluk bulunmadığından kendi kendisini kurtarmaktan tamamen
acizdir.
- İşte bu yüzden insanın
kurtuluşunu seçmesi gibi bir seçeneği olamaz. Kurtuluş Tanrı’dandır.
- Herşeyin ölçüsü Tanrıdır.
Kurtuluşun ölçüsü de Tanrıdır. İnsanın Tanrı’yı seçebilmesi için hiçbir
doğruluğu yoktu. Kurtuluş insanların kendi seçimleriyle başardıkları bir
şey değil, tamamen Tanrı’nın lütfuyla karşılıksız olarak verilmiş bir
armağandır.
- İşte bu yüzden insanın
kurtuluşu insan tarafından seçilmediği gibi kurtulmuş olan insanın
kurtuluşunu kaybetmesi de olanaksızdır.