Günah | Yaratılış 3
Günah
- Vaazımıza başlamadan önce insanın günahının ne kadar gerçek olduğunu ve bu günahın milletleri nasıl etkilediğini görmenizi istiyorum.
- Ermeni gazeteci Hrant Dink bu Cuma (19 Ocak) hunharca katledildi.
- Bu cinayetin ardından neler çıkacağını göreceğiz.
- İlk günlerde gazetelerde çıkan haberlere pek aldırış etmeyin.
- Bazı gazeteler olayı çarptıracaklardır.
- Yahudilere, Hristiyanlara, Sinagoglara, Kiliselere yapılan saldırılar çok düzenli bir şekilde yapılıyor.
- Saldırılar ve tehditler 2000 senesinde başladı ve sürüyor.
- 2000 senesinde, MGK’nın misyonerliği tehdit saydığı günden beri kendilerini Türkiye’nin ahlâkını belirlemeye atamış olan televizyoncular ve gazeteciler Hristiyanlığa karşı bir seferberlik başlatmıştır.
- O günden beri her hafta düzenli bir şekilde bazı tv kanalları ve gazeteler bizlere karşı propaganda yapıyorlar ve Hristiyanlara karşı düşman oluşturuyorlar.
- Kiliselere sürekli tehditler geliyor… kiliselerimiz saldırıya uğruyor.
- Üç hafta önce bizim kilisemiz Star Gazetesi’nin Ege ekinde yalan yanlış haberlerle hedef olarak gösterildi.
- Hemen akabinde bomba ve ölüm tehditler almaya başladık.
- Bu düzenli saldırılar mutlaka tek bir yerden emir alıyorlar. Yoksa bu kadar düzenli hareket edemezlerdi.
- Bakın önce 25 Ağustos 2001’de Yahudi bir iş adamı olan Üzeyir Garih bıçaklanarak katledildi…
- Sonra 5 Şubat 2006’da Katolik Rahip Andrea Santoro vurularak katledildi…
- Temmuz 2006’da ise Samsun’daki Katolik Kilisesi’nin papazı Pierre Brunissen bıçaklandı.
- Dikkat ederseniz saldırganların hepsi kendilerini “vatansever” olarak tanıtan genç yaşlardaki çocuklar.
- Propagandaya karşılık veriyorlar…
- Asıl suçlular bu çocuklar değil… bu çocukların arkasında gizlenen karanlık tipler… hatta karaktersiz insanlar.
- Rab bu kişileri ortaya çıkaracaktır… Dua edelim… Rabbin yardımını isteyelim…
- Bir Yahudi, bir Katolik ve bir de Ortodoks öldürüldü…
- Bize karşı savaş açmış bu adsız gizli kurum vatansever olduğunu zannederken Türkiye’ye en büyük zararı verdiğinin farkında değil… esas vatan hainliği yapanlar onlar…
- Bu cinayetler aslında bizlere uyarı olarak yapılıyor…
- Bu adsız grubun düşmana ihtiyacı var… Düşman arıyor ve düşman yaratıyor…
- Yahudi, Katolik, Ortodoks, (ve Protestan?)
- Dikkat edelim bu cinayetlere mutlaka bir Protestan’ı da eklemeye çalışacaklardır.
- Bu adamlar seri katiller gibi düşünen psikiyatrik problemleri olan kişiler…
- Hatta devlet içerisinde yüksek yerlerde bulunan kişiler bile olabilirler.
- Sayıyı tamamlamak için mutlaka Protestan bir rahibi de öldürmeye çalışacaklardır.
- Bunun için medya işbirlikçilerini kullanıp bizleri hedef göstermeye devam ediyorlar.
- Bu katiller ve işbirlikçi medya Gamaliel’in hikmetli sözüne kulak kabartmalı:
- Bütün halkın saygısını kazanmış bir Kutsal Yasa öğretmeni olan Gamaliel adlı bir Ferisi, Yüksek Kurul’da ayağa kalktı, elçilerin kısa bir süre için dışarı çıkartılmasını buyurarak kurul üyelerine şunları söyledi:
İncil, Elçilerin İşleri 5:35-39 “Ey İsrailliler, bu adamlara yapacağınızı iyi düşünün! Bir süre önce Tevdas da kendi kendisiyle ilgili büyük iddialarda bulunarak başkaldırdı. Dört yüz kadar kişi de ona katıldı. Ama adam öldürüldü, izleyicilerinin hepsi dağıtıldı, hareket yok oldu. Ondan sonra, sayım yapıldığı günlerde ortaya çıkan Celileli Yahuda, pek çok insanı ayartıp peşine taktı. Ama o da öldürüldü ve izleyicilerinin hepsi darmadağın oldu. Şimdi size şunu söyleyeyim: Bu adamlarla uğraşmayın, onları rahat bırakın! Çünkü bu girişim, bu hareket insan işiyse, yok olup gidecektir. Yok eğer Tanrı’nın işiyse, bu adamları yok edemezsiniz. Hatta kendinizi Tanrı’ya karşı savaşır durumda bulabilirsiniz.” Kurul üyeleri Gamaliel’in bu öğüdünü kabul ettiler.”
- Kardeşler siz hiç merak etmeyin… Bu kişiler bize karşı değil, Tanrı’ya karşı savaşıyorlar…
- RAB onların sonlarını hazırlıyor.
- RAB uygun zamanda onların ayaklarını kaydıracaktır.
- Tanrı adaletini uygulayacak. Hiç kimse Tanrı’nın adaletine karşı koyamayacak.
Tevrat, Yasanın Tekrarı 32:35 “Öç benimdir, karşılığını ben vereceğim, Zamanı gelince ayakları kayacak, Onların yıkım günü yakındır, Ceza günü hızla yaklaşıyor.’”
- Göreceksiniz… Rab’bin dediği olacak:
- ZAMANI GELİNCE AYAKLARI KAYACAK…
- Kilisemizdeki Ermeni kardeşlerimizden bir Türk Hristiyan olarak şahsen özür diliyorum.
- Hepimizin başı sağolsun.
- RAB Hrant Dink’in eşini ve çocuklarını teselli etsin.
Yaratılış 3
- Geçen hafta insanın yaratılışına ve Tanrı’nın benzeyişinde yaratılışımıza bakmıştık.
- Bugün insanın günaha düşüşünü inceleyeceğiz.
Tanrı’nın Krallığı
- Tanrı’nın Krallığı’nın tahtı göklerde, tahtın ayaklığı ise yeryüzündeydi.
- Tanrı’nın yaratıcı emirleri yeryüzünün “şekilsizliğini ve boşluğunu” şekle ve doluluğa dönüştürdü.
- Tanrı, yaratma eylemini kendi benzerliğinde yarattığı insanı yaratarak tamamladı.
- İnsanın üç görevi vardı:
- Peygamberlik: Tanrı’nın Sözüne itaat edip Hayvanlara ve diğer yaratılanlara isim vererek onlara hükmetmek.
- Rahiplik: Tapınak-Bahçe olan Aden Bahçesi’ni korumak, işlemek ve hükmetmek. (Bahçıvanlık).
- Krallık: Dünyayı yönetmek ve dünyaya hükmetmek görevi.
- İşte bu krallıkta tapınak-bahçe olan Aden Bahçesi vardı.
- Bu bahçe Hezekiel 28’de açıklanıyor.
- Bu bahçe Tanrı’nın kutsal dağı, tüm güzelliklerin ve değerli taşların bulunduğu yer olarak anlatılıyor.
- Bu bahçedeki dağdan akan nehir dünyanın dört ana nehrini oluşturuyordu.
- İşte bu Aden’in kendisi İmanuel’in Kendisi Tanrı’nın bizimle olmasıydı.
- Şimdi esas hikayemize dönelim.
- Bugün Tanrı’nın prensi olan Adem’in hikâyesine bakacağız.
- Tanrı Adem’le bir antlaşma yapmıştı.
- Bu antlaşmaya “Eylem Antlaşması” diyoruz.
- Bu antlaşmanın şartlarından bir tanesi de şuydu:
- Tüm bitkiler, ağaçlar Adem’e verilmişti fakat,
- İyiliği ve kötülüğü bilme ağacına dokunulmayacaktı.
- Bu ağaç eylem antlaşmasının bir sınavıydı.
- Acaba Adem Tanrı’nın sözünü söylendiği gibi uygulayıp itaatkâr bir oğul mu olacaktı??
- Yoksa kendisini, kendi Tanrısı, kendi kralı, kendi yasa payıcısı olarak mı görecekti…
Orijinal Günah (3:1-7)
- Böylece Eski Antlaşma’da çok önemli bir öyküye geliyoruz:
- İnsanın günaha düşüşü…
- Birinci ayette Tanrı’nın “iyi” yaratıklarından olan Yılanın Adem’in yönettiği bahçeye girdiğini görüyoruz.
- Yılanın kiminle konuştuğuna dikkat edin…
- Bahçe-tapınağı korumakla görevlendirilmiş olan koruyucu rahip Adem’le değil, Havva’yla konuşuyor.
- Kadını ayartmaya çalışıyor.
- Peki, tam o sırada Adem neredeydi?
- Karısının hemen yanındaydı (3:6)!!
- Sessiz ve pasif bir şekilde!
- Koruyuculuk böyle mi olur?
- Tanrı’nın bir peygamberi olarak Tanrı’nın Sözünü sorgulayan yılanı azarlamalıydı.
- Bir rahip olarak yılanı bahçeden kovmalıydı, sınırdışı etmeliydi.
- Bir kral olarak yılanın başını ezmeliydi.
- Fakat hiçbirisini yapmadı.
- Antlaşmayı ihlâl etti.
- Şeytan “Tanrı gerçekten… dedi mi?” diye sorarak aslında inançsızlığını ve isyanını gösteriyor?
- Hatta Şeytan Tanrı’nın sözüne ekleme yapıyor:
Yaratılış 3:2-3 “Kadın, “Bahçedeki ağaçların meyvelerinden yiyebiliriz” diye yanıtladı, “Ama Tanrı, ‘Bahçenin ortasındaki ağacın meyvesini yemeyin, ona dokunmayın; yoksa ölürsünüz’ dedi.”
- Şeytan’ın cevabı ne oldu: YALAN
- ‘Hayır hayır hayır… ölmezsiniz merak etmeyin.’
- “O’nun gibi olacaksınız… hizmetçilik bitecek…”
- “Gözleriniz açılacak…”
- Ve insan Şeytan’a uydu.
- Meyveyi afiyetle yediler.
- Çıplaklıklarının farkına vardılar.
- Ve kendilerine göre incir ağacından önlük yaptılar.
Yahve’nin Orijinal Günü (3:8-19).
- Neden “Yahve’nin Orijinal Günü” diyorum?
- Çünkü bu olay yargı ve ödülle ilgili…
- Sekizinci ayete dikkat edin:
Yaratılış 3:8 “Derken, günün serinliğinde bahçede yürüyen RAB Tanrı’nın sesini duydular. O’ndan kaçıp ağaçların arasına gizlendiler.”
- “Günün serinliğinde” olarak çevrilmiş.
- İbranice לְר֣וּחַ הַיּ֑וֹם (lıruha hayyom) olarak geçiyor.
- Ruhta, rüzgârda, günün esintisinde anlamına geliyor.
- Bu serinlik palmiyelerde hışırtı yaratan bir Ege ya da Akdeniz esintisi değildi.
- Musa burada serinlikten, esintiden bahsetmiyor.
- Musa YAHVE Tanrı’nın Kendisinin geldiğini söylüyor…
- YAHVE’nin Ruhta geldiğini söylüyor.
- RABBİN gününde yargısını vermeye geldiğini söylüyor.
- Böyle olduğunu Adem ve Havva’nın gizlenmesinden de anlıyoruz.
- Adem, “Korkuyorum” demişti (3:10).
- Rabbin bu günü üç parçaya bölünmüştü:
- 8-13 ayetlerinde duruşma-yargılanma sürecini görüyoruz.
- Tanrı Adem’i yasaklanmış ağaç konusunda sorguluyor.
- Adem suçu kadına atıyor.
- Tanrı kadını sorguluyor ve kadın suçu yılana atıyor.
- Tanrı’nın benzeyişinde yaratılmış oldukları halde!
- 14-19 ayetlerinde cezanın verilmesini okuyoruz.
- Yılan önce lânetleniyor.
- Sonra da kadına doğumda acı çekme ve kocası tarafından yönetilme lânetini veriyor.
- Adem’e ise yaşam boyu emek vermeden yiyecek bulamama ve toprağı zorlukla işleme lânetini veriyor.
- Toprak da Adem’den dolayı yargılanmış oluyor.
- Ve insan ölümle lânetleniyor.
- Ölümsüzlük bereketi Adem’in günahından dolayı ölümlülük lânetine dönüşüyor.
- Son olarak 22-24 ayetlerinde sürgün edilmelerini görüyoruz.
- Ve YAHVE Tanrı (RAB Tanrı) bahçe-tapınağı temizliyor.
- Bahçe-tapınağı (Aden’i) Adem’in temizlemesi gerekiyordu.
- Fakat bu görevi RAB Tanrı üstleniyor.
- Ve Adem ve Havva tapınak-bahçeden çıkarılıyorlar… kovuluyorlar.
- Adem ve Havva doğuya gidiyorlar.
- Kutsal Yazılar’da “doğuya gitmek” Tanrı’dan kovulmak anlamına geliyor.
- Tanrı’nın şehrinden… Aden Bahçesi’nin güzelliklerinden …
- İnsanın şehrine, yıkım kentine… Babil’e gidiyorlar.
- Ve Adem’in koruyucu rahipliği bitiyor.
- Adem’in yerine Keruvlar bahçenin kapısında koruma görevini üstleniyorlar.
- Keruvları başka nerede görüyoruz?
- Ahit Sandığı’nın üstünde…
- Kutsalların Kutsalı olan en Kutsal yere geçiş perdesinin üstünde.
- Yeşaya 6’da Keruvların Tanrı’ya tapındıklarını görüyoruz.
Orijinal İncil (3:15, 21)
- İşte Cennet böyle kaybedildi.
- RAB Tanrı’nın yeni yaradılışı başlatması fazla zaman almıyor.
Yaratılış 3:15 “Seninle kadını, onun soyuyla senin soyunu Birbirinize düşman edeceğim. Onun soyu senin başını ezecek, Sen onun topuğuna saldıracaksın.”
- Rab bu ayette bir vaatte bulunuyor.
- Bu Kurtuluş Müjdesi’nin vaadi acılarla ve yücelikle ilgili bir vaatti (1 Petrus 1:11).
- Çünkü kadının soyu (tohum) Şeytan’ın başını ezecekti. (yücelik)
- Ve Şeytan kadının soyunun (tohumu) topuğunu yaralayacaktı. (acı)
- Yücelik acılarla gelir.
- Başlangıçta temeli atılan prensip budur.
- Kadının yaralanan tohumuna (soyuna) “RABBİN Hizmetkârı” denilecekti.
Yeşaya 53:10 “Ne var ki, RAB onun ezilmesini uygun gördü.”
- Kadının bu soyu, bu tohumu, bu hizmetkâr kişi kimdi?
- Tanrı’nın Oğlu olarak beden alan Rab İsa Mesih’in ta kendisidir.
- Getsemani Bahçesi’nde bizim yüklerimizi, zorluklarımızı yüklendi.
- Başından kandan terler aktı…
- Lânetli topraktan çıkan dikenli taç başına takıldı…
- Adem’in lânetlenmiş ağacında öldü!
- Ve ölüm toprağına indi…
- Evet, bu tohum yılanın başını ezecek olan tohumdu.
- Rabbimiz İsa Mesih güçlü adamı bağlamaya gelmişti (Markos 3).
Luka 10:18 “ Şeytan’ın göklerden yıldırım gibi düştüğünü gördüm” diyor İsa Mesih.
Yuhanna 12:31-32 “Bu dünya şimdi yargılanıyor. Bu dünyanın egemeni şimdi dışarı atılacak. Ben yerden yukarı kaldırıldığım zaman bütün insanları kendime çekeceğim.”
- Vahiy 12. bölüm göklerde bir savaşın olduğunu ve Şeytan’ın yenildiğini ve göklerden atıldığını söylüyor.
- Vahiy 20 Şeytan’ın bağlanmasını ve hapsedilişini anlatıyor.
- Koloseliler 2’de Mesih’in zaferini okuyoruz:
Koloseliler 2:14-15 “Kurallarıyla bize karşı ve aleyhimizde olan yazılı antlaşmayı sildi, onu çarmıha çakarak ortadan kaldırdı. Yönetimlerin ve hükümranlıkların elindeki silahları alıp onları çarmıhta yenerek açıkça gözler önüne serdi.”
- Tanrı bütün bunları yapacağını daha Adem’le Havva bahçeden kovulmadan önce gösteriyor.
- Tanrı Adem ve Havva’ya merhamet giysisi giydiriyor.
- Tanrı Adem’i ve Havva’yı lânetledikten hemen sonra onlara Merhametini gösteriyor.
- Onları Adil bir şekilde antlaşmasına göre yargılıyor…
- Ve onlara merhamet ederek onlara deriden giysiler yapıyor…
Yaratılış 3:21 “RAB Tanrı Adem’le karısı için deriden giysiler yaptı, onları giydirdi.”
- Burada Adem’e ve karısına bu giysileri yapan ve giydiren kimdi biliyor musunuz?
- RAB İsa Mesih… YAHVE İsa Mesih’in beden almadan önceki hali…
- SONSUZ OĞUL… YAHVE RAB insana merhamet etti.
- Adem ve Havva’nın önünde onlara giysi yapmak için hayvanları öldüren ve ilk ölümü gösteren…
- Ölümün nasıl bir şey olduğunu gösteren,
- Ve onlara ölümü giydiren RAB İsa Mesih’in ta Kendisiydi.
- Bu şekilde bizler için ölüme gideceğini ve son kurban olacağını da açıklamış oluyor.
- Adem ve Havva ağacın meyvesinden yedikleri gün ölümü hakettiler.
- Fakat Oğul’un Kendisi Tanrı’nın öfkesini hayvanları öldürerek gösteriyor.
- Başlangıçtan beri RAB İsa Mesih bizim Kurtarıcımız olmuştur.
- Kurtuluş planı başlangıçtan beri belliydi.
- O’nun merhametini Adem’den biliyoruz… Haleluya.
- MARANATA
- Tez Gel Ya RAB İsa Mesih
Baba, Oğul ve Kutsal Ruh’un Adıyla. Amin.